İslam dini, söz verip tutmamanın kefaretinin belirli olduğunu belirtmektedir. Bu kefaretler şunlardır:
Söz verip tutmanın kefaretine girişmek için öncelikle, söz verilen kişiden özür dilemek ve onun mağduriyetini gidermek gerekir.
Kefaret olarak, oruç tutmak gerekebilir. Ancak, bu kefareti tutmanın sadece söz verilen kişiye zarar vermediği durumlarda uygulanması gereklidir.
Diğer bir kefaret türü, fakirlere ve ihtiyaç sahiplerine para veya mal bağışlamaktır.
Eğer söz verilen kişiye zarar verildiyse, tazminat ödemek de kefaret olarak kabul edilir.
Bazı durumlarda, söz verip tutmamanın kefareti olarak bir hediye veya armağan vermek de uygun olabilir.
Özetle, söz verip tutmamanın kefareti, mağduriyeti gidermek için değişebilir ve genellikle söz verilen kişiye zarar vermeden önce özür dilemek ve onunla iletişim kurmak en önemli adımdır.
Ne Demek sitesindeki bilgiler kullanıcılar vasıtasıyla veya otomatik oluşturulmuştur. Buradaki bilgilerin doğru olduğu garanti edilmez. Düzeltilmesi gereken bilgi olduğunu düşünüyorsanız bizimle iletişime geçiniz. Her türlü görüş, destek ve önerileriniz için iletisim@nedemek.page